İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), PKK 12. Kongresinde aldığı fesih kararının ardından gündeme gelen “anayasa değişikliğiyle özerklik sağlanacağı” iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirtti. Açıklamada, “Devlet yönetiminin herhangi bir pazarlık üzerine süreç yönetmesi söz konusu değildir” denildi.
PKK 12. Olağanüstü Kongresi’nde aldığı Fesih Kararı ve silah bırakma kararının ardından kamuoyunda gündeme gelen iddialara ilişkin İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) tarafından bir açıklama yapıldı.
DMM, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı duyuruda, “PKK’nın fesih kararının ardından Türkiye’de özerk veya federal bir yönetim sistemine geçileceği” yönündeki haber ve paylaşımların dezenformasyon içerdiğini vurguladı.
“Terörsüz Türkiye hedefiyle hareket ediliyor”
Açıklamada, devletin hiçbir pazarlık içinde olmadığının altı çizilerek şu ifadelere yer verildi:
“Silah bırakma ve örgütün fesih kararının alındığı PKK kongre bildirgesine ilişkin, 'Bu karar sonrası anayasa değişikliğiyle özerk ve federal bir yönetimin sağlanacağı' iddiası dezenformasyondur.
Terörsüz Türkiye hedefiyle, terör örgütünün silah bırakma ve fesih kararına yönelik devlet yönetiminin herhangi bir pazarlık üzerine süreç yönetmesi söz konusu değildir.”
DMM, kamuoyunun yanıltılmasına dönük bu tür iddialara karşı dikkatli olunması gerektiğini de vurguladı.
“Yeni anayasa çalışmaları, özgürlükçü ve sivil esaslara dayalı”
Aynı açıklamada, Türkiye gündeminde yer alan anayasa değişikliği çalışmalarının içeriğiyle ilgili de bilgi paylaşıldı:
“Türkiye'nin gündeminde olan anayasa değişikliğine yönelik hazırlık çalışmaları; sivil, demokratik, özgürlükçü ve kuşatıcı bir anayasa ihtiyacını karşılamak üzere yapılmaktadır.
Kamuoyunu manipüle etmeye yönelik asılsız iddialara itibar etmeyiniz.”
Bilgi Kirliliğine Karşı Uyarı: Resmî Kaynaklar Takip Edilmeli
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, bu tür hassas süreçlerde yalnızca resmî açıklamaların dikkate alınması gerektiğini vurgularken, özellikle sosyal medya üzerinden yayılan asılsız iddiaların, kamuoyunu provoke etmeye yönelik olabileceğine dikkat çekti.